DÜNYANIN İNSANİ YARDIM AKTÖRLERİ İSTANBUL’ DA BULUŞTU

Dünyanın İnsani Yardım Aktörleri İstanbul’da Buluştu

15/10/2019

Dünyada insani yardıma yön veren uluslararası kuruluşlar Türk Kızılay’ın ev sahipliğinde İstanbul’da düzenlenen Dünya İnsani Eylem Forumu’nda (WHAF) bir araya geldi. İnsani yardım alanında faaliyet gösteren aktörler arasında ilişkileri geliştirmek ve iş birliği olanaklarını artırmak amacıyla düzenlenen forum “İnsanlıkta Onur” temasıyla işleniyor.
 
İnsani yardım alanındaki uzmanlık ve deneyimleri tartışma ve paylaşma fırsatı sunan Dünya İnsani Eylem Forumu’na (WHAF) 300’ün üzerinde temsilci katıldı. Foruma katılan insani yardım aktörleri vaka çalışmalarını, sektörü etkileyen sorunları ele almak ve çözüm odaklı tartışmalar yapmak için yuvarlak masa toplantılarında finans, çatışma, yerelleşme ve dirençlilik konularını ele alıyor. Türk Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık’ın ev sahipliğindeki foruma, T.C Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, IFRC Genel Sekreteri Elhadj As Sy, Uluslararası Kızılhaç Komitesi Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Katja Gentinetta, BM Türkiye Mukim Koordinatörü Alvaro Rodriguez, İslamic Relief Amerika Başkanı Anwar Khan ve ECOWEB Direktörü Regina Antequisa da katıldı. Genel Başkan Kınık’a, Türk Kızılay yönetim ve denetim kurulu üyeleri ile genel müdürlük yöneticileri de eşlik etti.
 
Forumun açılışı münasebetiyle mesaj gönderen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, aziz milletin yardımseverlik, merhamet, şefkat ve dayanışma hasletlerinin sembolü olan Türk Kızılay’ın ev sahipliğinde düzenlenen Dünya İnsani Eylem Forumu’nun, dünyada barışa, huzura, kardeşlik ve dostluğa önemli katkılarda bulunacağına inandığını bildirdi.
 
“Türkiye insani yardıma ihtiyacı olan hiç kimseye kayıtsız kalmıyor”
 
Çatışmalar ve felaketlerin tüm dünyada her gün milyonlarca insanı etkilediğine işaret eden Türk Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, “Türkiye insani yardıma ihtiyacı olan hiç kimseye kayıtsız kalmamaktadır. Küresel İnsani Yardım Raporu’na göre Türkiye, 2018’de toplamda resmi rakamlarla 8,4 milyar dolarlık insani yardımla dünyanın en büyük bağışçı ülkesidir. Türkiye, 2018’de gayrisafi milli gelirinin yüzde 0,79’u ile insani yardım konusunda ‘en cömert ülke’ olmaya devam etmiştir. Türk Kızılay ve bağışçıları bu cömertliğin en büyük katkı sağlayıcılarındandır. Türk Kızılay olarak 2018’de Türkiye’de ve dünyada toplam 23 milyon 251 bin insana yardım ulaştırdık. Bu yardımın toplam miktarı yaklaşık 3 milyar 114 milyon liradır. Bu yıl hedeflediğimiz sayı, yardım noktasında yaklaşık 33 milyon insana ulaşmak ve yaklaşık 4,5 milyar liralık yardım bütçesiyle operasyonlarımızı yürütmektir.” ifadesinde bulundu.
 
“Bireysel ve toplumsal düzeyde dayanıklılık inşa etmek merkezde olmalı”
 
Krizlerin büyüklüğü ve felaketlerin ölçeği göz önüne alındığında, meydana gelen etkilerin yalnızca kurumsal kapasitelerle karşılanamayacağını belirten Kınık, şunları söyledi: “Bireysel ve toplumsal düzeyde dayanıklılık inşa etmek faaliyetlerimizin merkezinde olmalıdır. Bu amaçla, afet hazırlığına bireysel ve toplumsal düzeyde odaklanmaya ihtiyacımız vardır. Temel amaçlarımızdan biri başa çıkma mekanizmalarını güçlendirmek için bireylere bilgi ve beceri kazandırmaktır. Kaynakların mevcudiyeti açısından tutarlılık sağlayan finansman mekanizmalarımızı da çeşitlendirmemiz gerekmektedir. Havuz fonu, tahmine dayalı finansman ve özel sektör-sivil toplum kuruşları ortaklık yöntemleri bu çeşitlendirmelerin başarılı örnekleri arasındadır. Çözüm arayışında daha yenilikçi olmamız gerekmektedir, insani yardım sektörünün çıkarlarının özel sektörün çıkarlarıyla uzlaşabileceği finansal araçlar geliştirilmelidir.”
 
Kınık, forumunun, insani yardım kuruluşlarının ve bağlı kuruluşlarının gelecekteki insani yardım ve kalkınma müdahalelerinde ideal olarak geçerli olması gereken ortak bir anlayışın önünü açacağını umduğunu ifade ederek, “Bizler insani yardım kuruluşlarının temsilcileri olarak, insani ilkelere ve stratejik rehberliğe uygun birlikte hareket etme noktasında hayati sorumluluk taşımaktayız. Bu forum çok taraflı iş birliği ortaklıkları kurma, diyaloğu ve insani eylemleri teşvik etme ve sürdürülebilir dayanıklılığı sağlama noktasında fayda sağlayacaktır.” diye konuştu.
 
“İnsanlık için iyi bir gelecek oluşturmalıyız”
 
“İnsanlığı kurtarmak” misyonu için çalışmak gerektiğini vurgulayan İnsani Yardım Forumu Başkanı Hany El Banna, “Dünyanın güçlü ülkelerindeki insanlar kaynakları tüketirken, Afrika ve dünyanın diğer yerlerindeki yoksul insanları düşünmemiz gerekiyor. İnsanlık onurunu da göz önünde bulundurmamız gerekiyor. İnsanlık için iyi bir gelecek oluşturmalıyız. Gelmek istediğimiz noktaya ulaşamadık ama çocuklarımıza, ‘Biz başaramadık ama siz başaracaksınız. Dünyayı herkes için iyi bir yere getireceksiniz.’ demeliyiz.” dedi.
 
“Ortaklıklar kriz sırasında kurulamaz”
 
Afetler, krizler ve şoklarda dayanıklılığın arttırılmasının önemine işaret eden IFRC Genel Sekreteri Elhadj As Sy, “Ortaklıklar bir kriz sırasında kurulamaz, kriz öncesinde kurulmalı, sonrasında da hep desteklenmeli. İnsanlar hep orada olmaya hazır olmalı.” şeklinde konuştu.
 
İnsani yardım aktörlerinin, insanların değişen ihtiyaçlarına adapte olması gerektiğini dile getiren Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Katja Gentinetta ise, “Onların kendi kendine yetebilmeye ihtiyaçları var. Kendilerine bakamıyorlarsa insanlık onurunu kaybedecekler demektir. Biz bunu engellemeliyiz. İnsanlara sadece hayatlarını yeniden inşa etmelerini değil, sürdürülebilir insani yaşam koşulu da sunmamız gerekiyor. Sürdürülebilir insani etki olacak mı buna bakmamız gerekiyor. İlk olarak insanların ihtiyaçlarını anlamamız gerekiyor. İkinci olarak operasyonel ve finansal çevikliğe sahip olmamız gerekiyor. Üçüncüsü Uluslararası Kızılhaç Komitesi’nin diğer kuruluşlarla olan iş birliğine de odaklanmalıyız. Sizlerle olan ortaklıklarımız çok önemli. İletişimi güçlendirmemiz gerekiyor. Bizim insanlık onurunu muhafaza etmemiz lazım en kötü savaş koşullarında bile olsa.” ifadelerini kullandı.
 
“Suriye krizinde 13 milyondan fazla insan yardıma muhtaç kaldı”
 
2011’den bu yana 500 binden fazla insanın öldüğü, 6 milyondan fazla insanın yer değiştirmek zorunda kaldığı, 13 milyondan fazla insanın insani yardıma ihtiyaç duyduğu bir krizden kaçan 3,6 milyon Suriyeliye Türkiye’nin 8 yıldır ev sahipliği yaptığını anlatan Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran da, “Uluslararası kuruluşlar ve uluslararası toplumu meydana getiren ülkeler tarafından Türkiye’nin yeterli desteği göremediği aşikardır. Sınırına tek bir mülteci dayanmasın, felaketten kaçan insanlar kendilerine huzurlu bir yer bulamasın diye bütün imkanlarını seferber edenler, bugün Türkiye’nin ‘daha fazla kriz yaşanmasın’, ‘daha fazla insan ölmesin’, ‘daha fazla insan kendini güvensiz hissetmesin’ diye hayata geçirdiği adımları eleştirmeye hatta kınamaya kalkıyor.”  dedi.
 
“İş birliği sağlarsak afetlerin etkilerini azaltabiliriz”
 
BM Türkiye Sorumlusu Alvaro Rodriguez de Afganistan, Pakistan ve Somali’de çalıştığını, Türk ortaklarının bu ülkelerde yaptığı işleri görme şansına eriştiğini dile getirdi. Rodriguez, sözlerine şöyle devam etti: “İnsani eylem için bulunan ihtiyacın gelecekte artacağını görüyoruz. Eşitlik, gıda, güvenlik, iklim değişikliği konuları insani ihtiyaçlar açısından çok önemli hale geldi. Bunlar aslında, tek bir uluslararası kurumun kontrol edebileceği boyutun ötesinde. Dolayısıyla elimizden geleni yapmalıyız. Bu forumu düzenliyoruz çünkü aslında afetlerin sonuçları kaçınılmaz değil. Eğer yeterli düzeyde iş birliği sağlarsak bu afetlerin etkilerini azaltabiliriz.”
 
Koruma tedbirlerinin çok önemli olduğuna değinen Islamic Relief Amerika Başkanı Anwar Khan da “Kendimiz bunu uygulamaya koymazsak başka insanlar için bir şey yapamayız. İnsanlık onuru prensibi için daha çok çalışmalıyız.” dedi.
 
İnsanların, onurları sayesinde kapasitelerinin farkına vardığını söyleyen ECOWEB Genel Müdürü Regina Antequisa ise “İnsani çalışmalar bizim kalkınma çalışmalarımızı nasıl destekliyor, insanlara zayıf anlarında yardımcı olmanın nasıl faydalı olduğunu gördük. İnsanlara fırsat verildiğinde daha iyisini başarabilirler. Bizim ilkelerimiz merhamet, şefkat, adalet ve barış gibi ilkelere dayanıyor. Bu ilkeler insani işlerimizde de yol göstermeli. Bu ilkeler, insanların, insani yardım kuruluşlarına güvenmelerini sağlar. İnsani yardım sadece kaynak olarak görülmezse, bir araç olarak görülürse bu yapılabilir. Bizim misyonumuz, sorumluluğumuz, insanlığın onurunu ayakta tutmak.” ifadesini kullandı.

Kızılay

Kamu Yararına Çalışan Kurum